Dün sabah güne hukukçu bir abimizin Emniyet Müdürlüğü yanında yıllardır boşaltılmış olarak bulunan bina ile ilgili bir bilgi paylaşımı ile başladık.
Bizlerde Emniyet Müdürlüğünün burnunun dibinde bahçesinin nerede ise içindeki bu binanın ne zaman yıkılacağını beklerken hukukçu abimiz yıkımla ilgili ev ve iş yerleri sahipleri ile ilgili olarak Belediyenin anlaşma şartlarını bize anlatıyordu.
Bu yıkım işi ile ilgili anlaşmaları duyunca hemen biraz geriye gittim.
Ve geçen hafta bir okurumuzun şu yorumu ile yazımıza başlayalım istedik
“Merhabalar
Konya'nın; dışa açılan penceresi olan Mevlana Hazretleri’nin türbesi ve Şemsi Tebrizi Hazretleri türbesidir.
Lakin; özellikle Şemsi Tebrizi Türbesi civarı şehrin imajı açısından hiç hoş olmayan görüntüler sergilemektedir.
Bu bölgede uzun zamandır beklenen kentsel dönüşüm veya imar değişikliği konusu ne zaman gündeme gelecektir?
Bu konu hakkında kamuoyunu bilgilendirmenizi istirham ederim.”
…………..
Bu Nalçacı caddesi ile okurumuzun hatırlattığı Şems parkının bulunduğu bölge ile ilgili olarak Başkan Uğur İbrahim Altay’ın yeni hedefleri yeni düşünceleri var.
Önce şunun altını kalın çizgilerle çizelim.
Son acı Bolu faciasının ardından Uğur Başkan özellikle iki konu üzerinde çalışma arkadaşlarına kesin tavizsiz kesin bir talimat vermiş.
Tüm taşra ilçeler dahil,
Bunlara Belediyelere ait binalarda dahil
Depreme dayanıklılık ve yangın konusunda hiçbir binaya konuta iş yerine taviz verilmeyecek.
Kim hangi şart olursa olsun hiçbir insanın burnu dahi kanamayacak.
…………
Uğur Başkan bunu bize söylerken de son derece tavizsiz ve net konuşuyordu.
Ve bu duruşun ardından belediyelere ait bazı binaların da hızla boşaltıldığını öğrendik.
…………….
Uğur Başkanın Konya’nın geleceği konusunda artık ömrünü tamamlamış yapılar ve depreme dayanıklılık konusunda büyük kentsel dönüşüm projeleri de var.
Mesela Nalçacı caddesinde yolun üzerinde depreme dayanıklılık konusunda korku veren 11 katlı bir site boşaltılmış durumda
Emniyet Müdürlüğünün komşusu o binadan bu binaya cadde boyunca riskli binalar varmış.
Nalçacı Caddesi 1970 li yıllarda şehrin ilk apartmanlarının yükseldiği en modern en büyük ve en zengin insanların daire sahibi olduğu cadde idi.
.jpg)
O yıllardan bugüne tabi ki ne kadar güzel ve ciddi değişiklikler yaşansa da binalar insan gibi belli bir süre sonra ömürlerini tamamlıyorlar.
Son olarak da Türkiye’nin belli bir kesiminin deprem kuşağı üzerinde olması ile malum yeni deprem yasaları bina yasaları çıkartıldı.
Sonuçta şehir merkezinde bile benim bildiğim 70-80 yıllık binalar var.
Bunların kentsel dönüşüm yasalarına uymaları da mümkün değil.
Bu yüzden bence Nalçacı caddesini yeni bir dokunuş bekliyor.
Yine Büyükşehir Belediyesinin Taş binasının arkasından Şems parkının olduğu bölgede tamamen eski ve yıkımdan yangına büyük tehlike içerisinde.
Buralar ömürlerini tamamlamış durumda harabe bir görüntü var.
.jpg)
O mahallede doğup büyüyen ben bile değil yürüyerek araba ile oralardan geçerken korkuyorum.
Uğur Başkanın Konya merkezdeki tarihi tünel ve yürüyüş platformu hayalinde doğal olarak Şems Türbesi ve bölgede var,
AMA YERLİ YABANCI TURİSTİ BU BÖLGEYE NASIL SOKARSINIZ?
Bu bölgelerde büyük kentsel dönüşüm projeleri var.
Ne var ki bunun bütçesi maliyeti çok ağır.
Bu projelerin bugün yarın harekete geçmesi mümkün değil.
2030 mu ondan sonrası mı bilemeyiz.
Ancak özellikle şehir merkezinde tarihi kentsel dönüşüm projeleri konusunda Uğur Başkan yeni felaketlerin yaşanmaması insanlarımızın can ve mal güvenliği için yüzde yüz doğru ve yerinde bir karar.
…………….
RAMAZANDA GIDA
FİYATLARINDAN
ŞİKAYETLER BİTMİYOR
Konyalılar olarak ramazan ayındaki en büyük muhabbet konumuz ne?
Elbette ki yeme içme iftar sahur menüleri
Ama dostlarla yapılan sohbetlerde insanlarımızın bütçeleri ne olursa olsun herkes ramazan ayı içerisinde zeytinden peynire çaktırmadan yapılan fiyat artışlarından rahatsız.
Vallahi bunun için yapılacak bir şey yok gibi.
Bir kere alıp satan yani ticaret yapan kesim çok para kazanmaya alışmış.
Hiç kimse mazeret üretmesin.
Az paraya kimse şükretmiyor artık.
Satanda halinden memnun değil alanda
Kim memnun onu bilebildiniz mi?
O zaman düşünün ve bulun.
SİZE SAVAŞLAR
YOKLUKLAR SİYASET
SPOR TİYATRO
DİYE YAZIYORUM
BANA KIZIYORSUNUZ
Ülkemizde olsun Dünya’nın hangi kıtasında hangi bölgesinde olursa olsun yaşanılan ve insan olarak bizi üzen gelişmeler aslında doyumsuz yöneticilerin özünde de fani insanoğlunun yazıp çizdiği ve garip mazlum insanlara oynattığı bir TİYATRO oyunudur.
Bu tiyatro sahnesinde senaristler farklı olabilir.
Oyuncular figüranlar hatta sahnede değişir
Ama OYUN asla değişmez.
Bunun adını da ekonomiden eğitime sağlıktan tarıma siyasetten spora ne koyarsanız koyun.
Dün görüp okuduğum şu habere bir bakar mısınız?
.jpeg)
ODESA UKRAYNA ŞUBAT 2025
.jpeg)
Cephede şu ana kadar 1,8 milyon erkeğin öldüğü hayatını kaybettiği haberlerini her gün okuyoruz.
Trump’dan Zelenski’ye her sabah akşam dünya konuşuyor
Amerika’dan Ukrayna’ya, Avrupa’dan Türkiye’ye hepimizin gündem maddesi
Ama bu ve bunun gibi Ukrayna’da kadınlar ve eğlenceler aralıksız sürmesine dair de fotoğrafların videoların ardı arkası kesilmiyor.
EEEEE O ZAMAN 2 MİLYON İNSAN NİYE ÖLDÜ?
MİLYAR DOLARLAR NEREYE AKIYOR?
KİMLER BU PARALARI KAZANIYOR?
…………..
Amaaaan okudukça sıkıntı
Düşündükçe sıkıntı
O zaman birilerinin yaptığı bizim ise beceremediğimiz dünya en güzeli
VUR PATLASIN ÇAL OYNASIN
………….
Onun için size hep yazıyorum
Onun için her ortamda yüksek sesle yürekten haykırıyorum
“HİÇBİR ŞEY İÇİN ÜZÜLMEYİN
MÜMKÜN OLDUKÇA HAYATA TAKILMAYIN.
YATIN KALKIN. YATIN KALKIN.
HASTANEDE OLMADIĞINIZ İÇİN
HAPİSHANEDE OLMADIĞINIZ İÇİN DUA EDİN ŞÜKREDİN
En büyük nimet sağlık
En büyük nimet hürriyet ve özgürlüktür,
GÜNÜN OKKALI SÖZÜ
Kimsenin ahı kimsede kalmaz. Dilinizle incittiğinizi vicdanınızla ödersiniz bir gün
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
İftar saati yaklaştığında ekmek kuyruğunda insanların önüne geçmeyi akıllılık uyanıklık sanmadığımız zaman daha iyi ADAM oluruz.