KONFOR ÇÜRÜTÜR (!) MÜŞ

Bugün yine farklı konulara değinmeye çalışacağız.
Yerel ve ülke genelinde biz milletin fertleri yani bu milletin sade vatandaşları olarak 2024’ü hangi duygularla geride bırakıyoruz?
2025’ten neler bekliyoruz?
Gibi hayali düşünceler içerisinde olmayacağız.
Allah yokluklarını göstermesin bugünlerime yatıp kalkıp halime şükrediyorum.
Evet belki maddi yönden kimseye muhtaç durumda olmasam da meslek olarak bizim verdiğimiz 45 yılın değil 40 yılını 20 yılını geride bırakmış meslektaşlarımız gibi asla bir maddi gücümüz kudretimiz yok.
Olmadı olamaz da.
…………..
Ama 45 yılda çok güzel inanılmaz güzel insanlar
Çok değerli dostlar ve
Hepsinden de öncelikli samimi insanlar biriktirmişim.
………
Bu yüzden bugünlerdeki mutluluğumu, gururumu, heyecanımı tarif edemem.
Hafta sonu dün yine bu şehrin kendilerini ispatlamış sevilen sayılan isimleri ile gazetemizde samimi sohbetlerde bulunduk.
Bunların hiçbirini burada paylaşmayacağız.
Çünkü bu sohbetler dostlarımızın kalplerini yüreklerini bize açmaları idi.
Onun için iyi niyeti hiçbir zaman suistimal etmem. Edemem.
Ama spordan siyasete, emlaktan eğitime kendi alanlarında marka olmuş isimleri konuk ederken çay kahve eşliğinde de dertleştik.
Derdimiz ortak idi
Neydi?
Ekonomi
Neydi?
Geçim derdi?
Neydi?
Sermaye yeni yıla nasıl bakıyordu?
Gerçekten büyüklerimizin ve ekonomistlerin belli bir kesiminin dediği gibi 2025, 2024’ten daha mı iyi olacaktı?     
………..
Genel anlamda yaş olarak hayat olarak siyaset olarak çok ama çok tecrübeli bir abim şu örneği verdi,
KONFOR ÇÜRÜTÜR?
……….
Bu ne demekti?
Hani ekonomik zorluklar günümüzde partililere göre değişiyor.
Eğer AK Partili, MHP’li, BBP’li iseniz ekonomik kriz filan yok.
Güçlü sermaye sahibi iseniz sıkıntı yok.
Ama muhalif düşünürseniz.
Ya da bizim gibi asgari ücretli emekli maaşı ile yaşamaya çalışıyorsanız
Gerçekten çok zor bir dönemden süreçten geçiyoruz.
Ve bir dönem söylendiği gibi “Tünelin sonundaki o ışığı göremiyoruz”
………….
Bu ekonomik çıkmazda toplum çürümeyi hızlandırıyor.
Cinayetler intiharlar artıyor.
Fuhuş, ahlaksız dibe doğru gidiyor
Hırsızlık, dolandırıcılık had safhada tavan yapıyor.
………..
Değil mi?
Yanlış mı düşünüyorum?
…………
İşte bir AK partili büyüğüm bize bir hayat dersi verdi.
KONFOR ÇÜRÜTÜR
,…..
Bunu kime dayandırarak söyledi
İbn-i Haldun’a dayandırdı.
Anlattı anlattı ve gitti.
Merak ettim girdim Google’ye
İbn-i Haldun kimdir?
 
 
“İbn-i Haldun, modern historiyografinin, sosyolojinin ve iktisadın öncülerinden, 14. yüzyıl çok yönlü İslam – Arap düşünürü, devlet adamı ve tarihçisidir.
Kendine özgü ekonomik ve mali görüşleri olmakla beraber daha çok tarihçi, sosyolog, felsefeci ve siyasi bilimci olarak tanınır”.  
…………..
Sonra başladım okumaya.
Ve geldik İbn-i Haldun’un “MUKADDİME VE DEVLETİN ÇÖKÜŞÜ” eserine.
Bir yerinde şöyle diyordu;
“İbn-i Haldun bu eserinde, esas itibariyle tarihi temel alarak toplumların sosyal, siyasal ve ekonomik yapılarını inceleme konusu yapar.
Coğrafya ile kültür arasında bağ kurar. Devlet yapılarını inceler.
Devletlerin çöküşü üzerine de bir tez geliştirir.”
…………….
Tezlerden bölümlerde ise şu cümleler dikkatimi çekmeye başladı;
“İbn-i Haldun Mukaddeme’sinde; faize karşı olduğunu ifade ederek emeğe endeksli bir gelir ilişkilerini doğru olduğunu söyler.
Çok ve karmaşık vergiler yerine az miktarda, basit vergi toplamanın ülkenin vergi gelirlerini arttıracağını, sultanın ticaretle meşgul olmasının tebaa için zararlı olduğunu, bunun da vergi düzenini bozacağını, baskı ve zülüm zamanlarında toplumsal ve ekonomik durumun yıkıntıya uğrayacağını ifade eder.
Refah seviyesi artan toplumların tüketim toplumuna kayacaklarını, kıtlık zamanlarında insanları açlığın değil, alışmış oldukları tokluğun öldürdüğünü söyler. Çünkü İbn-i Haldun’a göre “insan alışkanlıklarının çocuğudur.”….
………….
Böyle sayfalar yazılmış.
Ama eserin A’sındaki cümleyi birlikte bir daha okuyalım mı?
“REFAH SEVİYESİ ARTAN TOPLUMLARIN TÜKETİM TOPLUMUNA KAYACAKLARINI, KITLIK ZAMANLARINDA İNSANLARI AÇLIĞIN DEĞİL, ALIŞMIŞ OLDUKLARI TOKLUĞUN ÖLDÜRDÜĞÜNÜ SÖYLER.
Çünkü İbn-i Haldun’a göre
“İNSAN ALIŞKANLIKLARININ ÇOCUĞUDUR”
…………….
Bir toplumun çöküşünün belirtileri olarak; toplumda dayanışmanın yok olmasını, üretimin zayıflamasını, fiyat ve vergilerin artmasını, devlet yönetiminde liyakatin kaybolmasını, adaletsizliğin ve kayırmacılığın artmasını, umutların kırılmasını, karamsarlığın hâkim olmasını ve göçün hızlanmasını gösterir.
…………..
Ata binip uzağa gitmenin bir anlamı yok.
AK Partili ve AK Partiyi destekleyen insanlarımız bugünümüzü kısaca şöyle özetleyerek diyorlar ki;
“AK Parti iktidarlarında insanlarımız hayal dahi edemedikleri bir hayatı gördüler.
Refah seviyesi tavan yaptı
Evet bugün sıkıntı olabilir.
Ama kimse de konforundan taviz vermiyor ki(!)”
……………….
Şimdi gelelim dünkü ve hafta sonu gelen dost isimlere
HÜSEYİN ÜZÜLMEZ
ABİMİZ ÇOK KİLO VERMİŞ
 
 
 
Hüseyin abimiz iş adamı Şükrü Doğan abimiz ile gelmişti
Hüseyin Üzülmez bu şehir için milli görüş fikrinin son 70 yılı için çok değerli bir gizli hazine ve kütüphanedir yaşayan hafızadır.
Hüseyin Başkan çok akıllı bir politikacıdır.
Asla konuşmaz.
Hep dinler.
Konuşursa da her kelimesini o anda beyninize yazmak zorundasınız.
Bana geride kalan yıllar içerisinde çok nasihatleri oldu.
Hep sözünü dinledim.
İnanmasam da dinledim.
Ve sonunda haklı çıktı.
Kendisinden hafta sonu ülke ekonomisinden siyasetine yerel baz da dahil pek çok bilgi aldım.
Onları da kulağıma küpe olarak taktım.
Bu arada kilo vermek için kendine söz veren Hüseyin Başkan inanılmaz zayıflamış.
Sağlığı için yüzmeden yürümeye diyete kadar her şeyi yapmış ve yapıyormuş.
Hüseyin Başkan çok inatçıdır.
Kafasına taktığını yapar.
Bunu da yapmış.
Helal olsun.
Başkandan ben hep korktum.
Hala da korkuyorum.
HASAN ŞİŞMAN
BEY EMLAKTA
UFKUMUZU AYDINLATTI
Ben kendisini tanıdığım zaman Hasan Şişman Bey inanılmaz iyi giyinen donanımlı jilet gibi kültürlü beyefendi bir yerel siyasetçi idi.
Hasan Şişman Bey bugün ise siyasetinden S’sinde olmadığı gibi sadece işinde gücünde yine çok iyi giyinen donanımlı beyefendi ve emlak sektöründe marka olmuş bir isimdir. 
 
Hasan Bey ile oradan buradan konuşurken emlak sektörü ile ilgili hem de Türkiye genelinde şöyle bir konuyu bize hatırlattı.
Malum Türkiye genelinde emlakta şöyle dev bir sistem var.
sahibinden.com 
Türkiye'nin Online İlan ve Alışveriş Sitesi
Hasan abi diyordu ki;
“Burada alışveriş yaparken sadece karşınıza telefonda bir kişi çıkıyor
Bu siteyi gezerken hiçbir konum.
Hiçbir adres yok.
Niye?
Bu durumu kendilerine yazılı olarak ilettik.
Hukuki gerekçe gösterdiler.
Hukukçulara sorduk devlet asla onların dediği gibi bir savunma yapmıyor
Bence burada alışveriş yapanların konumları adresleri hatta Vergi Daireleri bile olmalı.
Olmalı ki insanların aklında hiçbir soru kalmamalı”
………….
Vallahi Hasan abi bence doğru söylüyordu.
Bizde sohbetin bu bölümünde bunları aklımızın bir köşesine not almıştık.
BUGÜNLERDE
GÜNDEMİMDE
KONYASPOR HİÇ YOK
Dün gelen konuklarımız arasında iki güçlü iş adamı aynı zamanda Konyaspor’da yöneticilik yaptıkları için spor camiasının da sevdiği saydığı tanınan iki isim vardı.
SAMİ PİRİNÇ ve MEVLÜT ORAL
 
 
Bu iki isim gerçekten benim samimi içten gönülden yürekten sevdiğim saydığım isimlerdir.
Bizim bugüne kadar olan ilişkilerimiz hiçbir zaman iş adamı olarak da spor adamı olarak da menfaate çıkar ilişkilerine dayalı olmayan daha da ötesi ailecek oturup kalktığım dostlarım olmuştur.
Bizim bu iki güzel insanla sohbetimizde Konyaspor hiç gündeme gelmedi.
Neden mi?
Hadi onlarınkini bilmiyorum diyelim
Benim dünyamda bugünlerde niye hiç gündemime gelmiyor biliyor musunuz?
Gelişmeler çok samimiyetsiz yürüyor da onun için
Onun için Başkan Ömer Korkmaz ve yönetim kurulundaki dostlara da Allah ecir sabır güç kuvvet versin
Konyaspor’a hiçbir şey olmaz.
Konyaspor için bu sene asla başarısız olma ligden düşme gibi sıkıntılı süreçler söz konusu değildir.
Ama Konyasporlu yöneticilerin sahada kazanmanın dışındaki işleri gerçekten çok ama çok zor
 
GÜNÜN OKKALI SÖZÜ
 
Dostunu görmek istersen oğul;
Darda gör, Zorda gör, Kavgada gör. Hele bir de menfaatine dokun da gör. 
 
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Resmi kurum ve kuruluşların önünde uygunsuz araç parkı yapmadığımız zaman daha iyi ADAM oluruz.