Zor olduğunu biliyorduk ancak 2016-17 sezonunda Aykut Kocaman ile kazandığımız Ziraat Türkiye Kupası ve 2017-18 sezon başında Mustafa Reşit Akçay ile müzemize getirdiğimiz Süper Kupa yolunda da favori değildik; 2024-25 kupa sezonu yarı finalinde rakip Galatasaray da olsa grup maçlarında yenilmememizin umuduyla “neden olmasın?” demiştik ancak rüya hezimet kabusuyla bitti. Bu sezon sonunda inşallah kümede kalmakla yetineceğiz de dileğim bugünlerden ders almamız ve kenetlenip borç yükünden kurtulup Konyaspor’u üst sıraların takımı yapabilmemiz. Galatasaray maçında tribünlerdeki sarı kırmızılı taraftarların çoğunun Konyalı olması bir Türkiye gerçeği ama bunu kırmanın yolu çocuklarımızın gençlerimizin ilk takımlarının Konyaspor olmasını sağlayacak başarılar ortaya koymak. Maçtan bize yakışmayan görüntüler sahaya atılan yabancı cisimler, sahaya giren sözde taraftar ve Abdülkerim Bardakçı’ya edilen (kendi ifadesiyle) küfürler, ıslıklamalardı. Abdülkerim Bardakçı 1994 Konya doğumlu; 2009 Zonguldak altyapı ile başlayan kariyerinde ekibimizin altyapısına 2011 yılında katıldı. 2014 sezonu Anadolu Selçukluspor ile 6; kiralık gönderdiğimiz Adana Demirspor ile 40; Samsunspor ile 33; Giresunspor ile 16; Denizlispor ile 32; Altay ile 31 maç oynadı. 2020-21 sezonunda artık kiralık göndermekten vazgeçtik ve ekibimizde 116 maç 9 gol ile tamamladığı süreç sonu Galatasaray’a transfer oldu. Tüm kariyerinde 42 numaralı forma ile sahada ter döken oyuncumuzun kentimle ters düşmesi 7 Ocak 2024 tarihinde İstanbul’da oynanan ve 3-0 yenildiğimiz Galatasaray maçıdır. Konyaspor forması ile kiralık sezon geçirdiği Adana Demirspor’a gol attığında sevinmeme fair play davranışına tanık olduğumuz Abdülkerim Bardakçı 63 ve uzatma dakikalarında attığı biri vole, biri kafa iki gol sonrası biraz abartılı sevinç görüntüleri verdi. Golden sonra Ahmet Çalık forması ile rahmetliyi anması, maç sonunda kalecimiz Deniz ile kucaklaşması kendisine yakışan görüntüler olsa da çektirdiği üçlü, takımımızdan “Konya ekibi” diye söz etmesi kalbimizdeki yerini çoğumuza göre yok etti. Tanıdığımız, bildiğimiz Abdülkerim’e yakışmayan davranışlardı o anki heyecanı ile yapsa da, sonrası tüm karşılaşmalarda ıslıklanan, belki küfür yiyen Abdülkerim Bardakçı en yoğun tepkiyi ailesinin önünde son maçta yaşadı. Ben küfürü asla kabul edemiyorum, Konya ve Konyaspor taraftarına asla yakışmadığını düşünüyorum. Kırgın da olsam ben Abdülkerim Bardakçı’ya borcumuz olduğunu düşünüyorum. Abdülkerim Bardakçı yıllarca Konyaspor’a hizmet etti, para kazandı ve kazandırdı; kiralık git dediler, gitti, Konya’yı temsil etti, kal dediler oynadı kendisini ispatladı, başarılarımıza katkı sağladı. Yıl sonunda mukavelesi biteceği ve büyük kulüplerin transfer radarında olduğu yıl ekibimize para kazandırarak gitmek için sözleşme yeniledi; Galatasaray’a transferinden Konyaspor’a kazandırdığı para 2,8 milyon euro’dur. Şimdi Abdülkerim Bardakçı’ya küfreden, 42 numaralı formayı giymemesini isteyen, Konya’lı saymayan kıymetli hemşerilerim, daha büyük Konyaspor’lu isek tek sorum var; hangimiz Konyaspor’a 2,8 milyon euro kazandırdık? Yıllar önce Ünal Karaman’ı hiç A takım forması giydirmeden kaybettik, takıma giremez denilen oyuncumuz 18 yaşında A Milli Takım forması giydi; değerlerimizi yok etmeyip hakkaniyetli davranmalıyız, hizmetleri unutup bazı davranışlara sinirlenip vefasızlık etmek bize yakışmaz. Konyaspor’dan yolu geçen herkese plaket veren Konyaspor yönetimleri ve taraftarı kendi çocuğumuz Abdülkerim’e vefasızlığa izin vermemelidir. Bir kez ve son kez yazıyorum, Konyaspor yönetimleri Konyaspor’a hizmetleri tartışılır kişilere bile verdiği plaket ve onurlandırmayı mesela Profesyonel Liglerdeki ilk kulüp Başkanımız rahmetli Mehmet Ortaer ‘in ailesinden de esirgemiştir ki bunu da anlamam ve doğru bulmam. Saygıyla