Su..daha doğrusu susuzluk..Öyle kritik noktaya gidiyoruz ki neredeyse tüm Belediye Başkanlarımız susuzluk riskinden söz ediyor ve vatandaşlara her gün uyarılarda bulunuyor “aman israf etmeyin”. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Sn. Mansur Yavaş basında yer alan son konuşmasına göre “sert tedbirler almaktan” söz etmiş. Hemen tüm kentlerimizde artan su faturaları vatandaşın cebini yakıyor, azalan suyun önemi vurgulanıyor, israftan kaçınılması vurgulanıyor ve bu arada su zamları kaçınılmaz gösterilip cep yakan faturalar kapımıza geliyor. Ankara için konuşayım, “sudan para kazanılmaz, en önemli ihtiyaç" vaatlerini unutmadığım Sn. Yavaş başkanlığındaki başkentte bana bu ay gelen fatura 3000 lira, bazı aylarda sayaç. okuma sürelerinin bir ayı aşması bu meblağdaki faturalarla cep yakıyor. İsrafın sorumlusu sadece bizler miyiz ve fatura niye sadece vatandaşa sorusunu Sayıştay raporları ile gündeme getirmek istiyorum. Suyun sorumlusu Büyükşehirlerde belediye başkanları. Susuzluk riski bugün gündeme aniden gelmedi, yıllardır bu tehlike vurgulandı; Melih Gökçek mesela takviye olarak Kızılırmak suyunu Ankara’ya getirdiğinde tepkiler gördü. Yıllardır en önemli israf nedeni şehir şebekesindeki kayıp kaçak oranları hep konuşuldu hatta belediyelere bu konuda ilgili Bakanlık hedefler koydu ancak sonuç pek de hızlı gelişmeler göstermedi. Düşünün şehir şebeke suyuna verilen her 100 litre suyun en iyimser rakamlarla ki Konya bu konuda başarılı kentlerden birisi, en az 24 litresi boşa akıyor. Ben su faturalarımı ödüyorum ama Sayıştay raporları abone bilgi eksikliği nedeniyle tahsil edilmeyen su bedelleri olduğunu tespit ediyor yıllardır. Yeraltı suları hepimizin, peki izinsiz su kuyularının tespitindeki yetersizliğin sorumlusu olarak niçin kimse ortada değil? İzinli su kuyularına kullanım tespiti için gerekli aygıtlar takılmamışsa ve ücretsiz kullanım varsa niçin kimse bu israfın sorumlusu değil? Bazı büyükşehir Belediyeleri Su ve Kanalizasyon İdaresi 2023 yılı Sayıştay denetimlerinin 2024 yılında yazılan raporlarından seçmeler paylaşmak istiyorum; ADANA vefat eden abonelerin su kullanımları için mirascıdan alacak tahsilatı yetersizliği; sistemdeki su kaybını tespit edecek SCADA sistem yetersizliği tespit edilmiş. ANKARA- Abone bilgi eksikliği nedenli tahsilat eksikliği söz konusu, yeraltı kaynak suları kiraya verilmemiş, kira süresi bitmesine karşın tahliye edilmeme nedeniyle bedelsiz su kullanımı devam ediyor, su tarifesi belirlenirken atık su ve yağmur suyu uzaklaştırma harcamaları da maliyet hesabına dahil edilmiş ki bu yasal ve doğru değil; yani faturamızı artıran etkenlerden birisi hatalı maliyet hesapları . AYDIN- İzinli sondaj kuyularında tüketim denetimi. yok, yani bedelsiz su kullanımı söz konusu. BURSA-Kaynak suları kiraya verilmiş ancak tahsilat sorunları mevcut, sözleşme ve teminatsız su kullanan abonelerin varlığı söz konusu. Erzurum, Denizli Büyükşehir Belediyelerinde de kayıp kaçak oranı yüksekliği ve abone bilgi eksiliği nedenli tahsilat eksikliği ortak sorun. İSTANBUL- Su fatura tahsilatları Büyükşehir’e adeta borç olarak verilmiş gibi o makamca kullanılmış; elektrik teşvikinden yararlanmayan atıksu arıtma tesisleri var, yani maliyeti artıran unsur söz konusu(A.Ö); fiili bulunan birim sayısından daha fazla sayıda amir maaşı alan yönetici bulunmakta, artık kim nasıl atanmışsa (A.Ö); idare aleyhine sonuçlanan dava giderleri zamanında ödenmediği için faiz vb ek bedeller ödendiği tespit edilmiş. İZMİR- Kayıp kaçak oranı yüksek, atıksu arıtma tesisi yetersizliği nedeniyle cezai işlemlere maruz kalmakta; havza koruma planı bulunmamakta, izinsiz açılmış idareye ait yeraltı su kuyuları mevcut; kaynak suyu harcı takibi yapılmamakta, özel tankerle su satanlara yönelik denetim yetersizliği söz konusu. Başkanlarımız haklı, sadece suyu değil her nimeti israf etmeksizin kullanmalıyız, su tasarrufu da tüm tasarruf giderleri gibi çocukluktan yaşamımıza girmeli ama fatura sadece vatandaşa kesilmemeli; Başkanlarımız da suyun zerresini boşa götürmeyecek tedbirleri örneğin kayıp kaçak oranlarını önlemeyi ilk hedefleri olarak belirlemeli, yönetimlerindeki Su kanalizasyon idarelerinin daha iyi yönetilmesini sağlamalı; herkesin su bedellerini de izinli kuyularından kullandıkları yararlanım miktarının bedellerini de ödemesi sağlanmalı, dahası izinsiz yeraltı kuyularının tespitinde her imkanı kullanmalı ki burada Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü ile kesintisiz iletişim kurulmalı. Son söz; sadece Konya’da izinli yeraltı su kuyusu sayısı 32.500. Su meselesi başta Sn. Belediye Başkanlarımızın meselesi olmalı. Yüksek fatura salmak işin en kolayı. Saygıyla