EKREM COŞKUN ET KURUMU (!)

 
 
Uğur Özteke
 
Çok şükür yine güzel bir bahar ayının ilk günü sağlıklı sağlam hür özgür olarak sizlerle birlikteyiz.
Eğer sizlerde sağlıklı iseniz, hür ve özgür iseniz yatın kalkın halinize binlerce kez şükredin.
Elbette hepimizin hayatında büyük hayal kırıklıkları var
Hepimizin kendimizde çok büyükmüş gibi çıkmazlarımız var.
İşimizde kaygılarımız var
Evlerimizde farklı huzursuzluklar var.
Sokak cadde mahalle olarak isteklerimiz var
Şehir olarak beklentilerimiz var
Ülke olarak hayallerimiz var.
Sonuçta fani dünyamızda bitip tükenmeyen hırslarımızla isteklerimizle doymak bilmeyen egolarımız ile mutsuzluklarımız var.
Kimimizin büyük maddi sıkıntıları
Kimimizin her şey yolunda iken birden ters gitmeye başlayan şaşkınlıklarımız var.
Bizden daha iyi durumdaki insanlara bakarak hak, hukuk, adalet arayışlarımız var.
Eğer dert sorun kaygı korku diye sıralayacak olursak yaşamanın da bir anlamı kalmıyor sanıyoruz.
İnsan yaşlandıkça özgür bir şekilde sağlıklı nefes alabilmenin koltuk değnekleri olmadan adım atabilmenin birilerine mahkum olmadan kendi ellerimizde karnımızı peynir ekmek ile de olsa doyurmanın şükrü tarifsiz oluyor.
Allah şahit her yeni güne çok daha büyük şükürler ile başlıyorum.
Çünkü gıpta ettiğimiz insanların iç dünyalarındaki fırtınasını kimse bilemez.
Tekrar, tekrar önce kendi aile fertlerime sonra çalışma arkadaşlarıma ve ardından da kiminle sohbet edersem çok karanlık tablolardan örnekler vererek
HASTANE VE HAPİSHANEDE OLMADIĞIMIZ İÇİN BU DÜNYANIN EN ŞANSLI İNSANLARI OLDUĞUMUZU HAYKIRIYORUM.
…………….
Cuma gününden kalanlarla cumartesi ve pazarın inanılmaz yoğun temposunun ardından bu satırları yazmak için bilgisayarın karşısına geçtiğim zaman şehir uyuyordu.
Bu klasik Pazar uykusu değil Ramazan oruç uykusu idi.
2.5 milyonluk koca şehir uyuyordu.
Bu bile artık şu an için bana güzel geliyor düşünebiliyor musunuz?
Niye?
İnsanların huzuru yerinde ki uyuyorlar.
Evleri yatakları var ki uyuyorlar.
Bizim gibi kabus görmüyorlar rüya görüyorlar ki hala uyuyabiliyorlardı.
……………..
Bugünkü köşe yazımızın başlığı EKREM ÇOŞKUN ET KURUMU
Cumartesi günü emekli bir memur abimiz SAAT 10.30 sularına doğru şu fotoğraf karelerini bize gönderiyordu
Ve altına da
“KONYALI UCUZ ET KUYRUĞUNDA” yazıyordu.
Cumartesi günü tatil günü oruç ağıza emekli abimiz Selçuklu’nun taaa tepelerinden Aslım Caddesindeki Ekrem Coşkun tost döner ve etliekmeğin merkezinde idi.
Hata yapmayayım diye hemen abimizi aradım.
“Abi hayırdır neredesiniz?” diye sordum
Emekli abim öfke ile konuşmaya başladı.
“Nerede olacağız Uğur Bey ucuz et kuyruğundayız.
Her gün insanlar burada ucuz et için kuyruğa giriyormuş.
Ve saat 4 oldu mu da et satışı bitiyormuş.
Hani senin her gün öve öve bitiremedin AK Partili vekillerin onları destekleyen MHP’li vekillerin var ya gelsinler de burada güneşin altında insanların ucuz et kuyruğundaki halimizi bir görsünler. 
Lafa geldi mi koskoca Konya’da siz Et ve Balık Kurumu şubesi hatta şubelerdi açamaz isen Konyalıları böyle kuyruklarda süründürürsün”
…………..
Abim çok kızgın çok öfkeli idi.
Telefonu kapattıktan sonra hemen empati moduna geçtim.
Bu şehirde 50-55 yıl önce de et fiyatları o günlere göre pahalı idi.
Bizim gibi işçi garip aileler o günlerde şehrimizde ucuz et satan Et Balık Kurumunun önünde kuyruklara girer bir kilo ucuz kıyma bir kilo kuşbaşı alabilmek için oruç ağıza sırada bekleşirdik.
Evet benim ilkokul çağım idi.
Yaşayanlar hatırlayanlar çekenler bilirler
Meram’da Et Balık Kurumunun bulunduğu yerde bir kilo ucuz kıyma alabilmek için sıcağın altında oruçlu ağzımızla çocukluğumuz kuyruklarda geçti.
O günler çok zor günler idi.
Kuyrukta sıra bana gelirse alacağım bir kilo kıymanın yolunu gözleyen anam günlerce bize o eti koklatarak iftar sofrası hazırlayacaktı.
…………
Eeeee aradan geçmiş 50-60 yıl
Yokluk yoksulluk içerisinde Konya sanayisinden tarımına Dünya şehri olmuş ama ucuz et kuyruğu yine hortlamıştı.
Ömrünü devlete çalışarak geçiren emekli abimiz şehrin bir ucundan bir ucuna bir kilo ucuz et alabilmek için ucuz et kuyruğunda idi.
Ve daha da acısı artık Devletin ET KURUMUNDA değil EKREM COŞKUN’UN ET KUYRUĞUNDA idi.
Yani bu şehirde on binlerin hala çözemediği
Dananın altında buzağılar aradığı Ekrem Coşkun ismi etliekmekten, tosttan dönerden çorbadan sonra bu kez de eti ucuz satıyordu.
Bu şehrin bu Devletin Konya’da merkezde en az 20 tane Et Balık Kurumu şubesi olması gerekirken bir tane bile yokken
50 yıl önce varken
Bugün yok iken
Evet bu şehirde bir Ekrem Coşkun çıkıyor
Etliekmekten tosta fiyat ayarı veriyordu.
Hepimiz için geçerli olduğu gibi bu şehirde kim öne çıkarsa onu hemen yok etmek için kolları sıvar gömmek içinde kazmayı küreği hazırlarız.
Ekrem Coşkun etliekmek çıktı
Etliekmeğin fiyatı 200 TL lerden 70-80 TL lere indi
Ekrem Coşkun koca şehrin en büyük mutluluğu olan etliekmek keyfine ayar verdi
Döner, tost çorba fiyatlarına ayar verdi
Şimdi de ete ayar veriyor gibi.
ET işi elbette tosta çorbaya benzemez.
Et sektörü dev bir sektör ve affı olmayan işler devreye girer
Elbette bu işleri bilen ve sokaktan tırnakları ile gelen Ekrem Coşkun bunların hesabını kitabını yapmıştır.
Ve bize de bir vatandaş olarak bir kez daha Ekrem Coşkun’a, baba Zühtü Coşkun’a, Coşkun ailesinin fertlerine evlatlarına çalışanlarına bir kez daha şapka çıkartmak düşüyor.
İşiniz gücünüz rast gitsin.
Garip insanlarımızın bu mübarek günde umudu olduğunuz için tuttuğunuz altın olsun inşallah.
GÜÇ VE GÜÇLÜ
HER ZAMAN HAKLIDIR
DELİ BALTA RUMUZLU ABİMİZ YAZMIŞ
“Güç ve güçlü her zaman haklı derler ....
AKP ye sonradan geçenler sizi o bünye kabul etmez zayi olacaksınız
Size inanıp oy verenlere ihanet ediyorsunuz
Ha sahi oy verip vekil seçtiğiniz YRP vekilin adı ne idi Konyalı?”
………….
Canım abim yalan dünyanın düzeni sizin çok güzel ifade ettiğiniz gibi
GÜÇ VE GÜÇLÜ HER ZAMAN HAKLIDIR düsturu değil mi?
Dünyanın sistemi dünyanın adaleti bu değil mi?
SİSTEM gücün üzerine kurulmuş.
İster krallık olsun ister demokrasi
İster Başkanlık ister monarşi
Adı ne olursa olsun devletlerin yönetimlerinden iş yerlerine hatta ailelere kadar GÜÇ ve GÜÇLÜ HER zaman muktedirdir.
TOLSTOY…
Ömrünün son günlerini İstanbul’da geçirmek isteyen ve vasiyetinde mezarına haç konulmasını istemeyen, 
İstanbul'a gelirken Bulgaristan'da bir tren garında ölen Rus edebiyatının dev ismi Tolstoy’un son fotoğrafı ve hayatı sorgulatacak ders niteliğinde 17 sözü:
1. Öyle horozlar vardır ki, öttükleri için güneşin doğduğunu sanırlar.
2. Hayat ne gideni geri getirir ne de kaybettiğin zamanı geri çevirir.
Ya yaşaman gerekenleri zamanında yaşayacaksın ya da yaşamadım diye ağlamayacaksın.
3. Bozuk para insanın cebini deler, bozuk insan da kalbini.
Bu yüzden harcayın ikisini de gitsin.
4. İnsanı bedenen ameliyat etmek için uyutmak, ruhen ameliyat etmek için ise uyandırmak gerekir.
5. Herkes insanlığın kötüye gittiğini kabul eder ama, hiç kimse kendisinin kötüye gittiğini kabul etmez.
Herkes insanlığı değiştirmeyi düşünür ama, hiç kimse önce kendini değiştirmeyi düşünmez.
6. Varlığı bir şey kazandırmayan insanların, yokluğu hiçbir şey kaybettirmez.
7. Ne diye şeytana kızarsın?
Bir iyilik yap da o sana kızsın.
8. Bil ki, yaşadıklarınla değil yaşattıklarınla anılırsın. Ve Unutma; ne yaşattıysan elbet bir gün onu yaşarsın.
9. Bir insanı bulunduğu mevkiyle değil, göz koyduğu mevkiyle ölçmek gerekir.
10. En güçlü iki savaşçı sabır ve zamandır.
11. Bir insan acı duyuyorsa canlıdır. Başkasının acısını duyuyorsa insandır.
12. İnsanın gerçek gücü sıçrayışta değil, sarsılmaz duruştadır.
13. Kendi mutluluğundan başka hedefi olmayan insan kötüdür.
14. İnsanların çoğu onu yapıyor diye yanlış, yanlış olmaktan çıkmaz.
15. Kimse, kimseyi küçümseyecek kadar büyük değildir, bilmelisin. Küçümsediğin her şey için gün gelir, önemsediğin bir bedel ödersin.
16. Birine çamur atmadan önce iyi düşün ve sakın unutma, önce senin ellerin kirlenecek.
17. Başkalarının hayatından ders alın. İnsan, bütün hataları kendisi yapacak kadar uzun yaşamıyor. 
………………..
Tüm okurlarımıza güzel mutlu huzurlu ve özgür hafta dileklerimizi en içten samimi bir şekilde iletiyorum
 
GÜNÜN OKKALI SÖZÜ
Pişmanlık minnetten daha üstün gelmemeli
 
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
İftar sonrası hiçbir ışığı olmayan iki üç hatta dört tekerli hurda toplama araçları ana caddelerde kol gezmediği zaman daha iyi ADAM oluruz.