TARLADA KURAKLIK

Yağışsız geçen kış ayları tarım sektöründe endişe yaratmaya başladı. Üreticinin umudu bahar yağışlarında.
Son yıllarda giderek artan yağışsızlık karşısında sektörde  gerekli önlemler tüm paydaşların katılımıyla çok önceden alınabilirdi. Az su isteyen-susuzluğa dayanaklı bitki- su da tasarruf-münavebeli  “Acil Eylem Planı” seviyesinde planlanıp-uygulamaya geçilebilirdi. Tarım ve Orman Bakanlığı mısır tarımına münavebe şartı getirdi. Ekiminden hasadına kadar geçen zaman içerisinde 12-14 arası sulanan- su isteyen mısır tam bir su canavarı. Mısır tarımında münavebe kıt su kaynaklarının tasarrufu bakımından önemli bir önlem. Buna benzeyen ya da benzemeyen başka önlemlerde alınabilmeli.
Ülkemizde Ekim, Kasım, Aralık ayları buğday ve arpa gibi geleneksel tarım ürünlerin tarlalarla buluştuğu aylar. Sözü edilen aylar zahmetli  ve masraflı bir çalışma sonrasında tohumun büyük umutlarla tarlaya atıldığı aylar.
Tarlalar tohumlandı ama atılan tohumlar büyük oranda çimlenmedi. Kıraç bölgelerde çimlenmediği gibi, sulu tarımın yapıldığı alanlarda da olması gereken düzeyde çimlenmedi. Kırç arazilerde çimlenen tohumların kuruduğu alanların olduğu da görülüyor.
Hava sıcaklıklarının mevsim normallerinin üzerinde olması da bir başka tedirginlik sebebi. Toprak ısınmaya başladı.  Toprak daha çok su ister böyle durumlarda ama su yok. Yağışlar yurdun yalnız belli bölgelerinde değil  tüm bölgelerinde yok  denecek kadar az. İç Anadolu’da olduğu gibi, Doğu Anadolu, Marmara, Ege, Akdeniz, Karadeniz ve Güney Doğu Anadolu Bölgeleri yağış fakiri bölgeler. Bu bölgelerde yağışların üç aylık periyottaki azalma oranı yüzde 55’in üstünde görünüyor.
Tarımda yağışsız geçen mevsimin getireceği ilk önemli sonuç, şüphesiz ki tahıl krizi olacak. Gene bakliyatta ve endüstriyel bitkilerde olacak.
Kış aylarından sonra içinde bulunduğumuz bahar aylarının da yağışsız geçmesi halinde buğday-un-bakliyat -endüstriyel bitki ürünleri doğal olarak pahalanacak.
Öte yandan kuraklık üretici gelirlerini azaltırken, ülke ekonomisini de daraltacak.
Tarım ülkesi olma önceliğine sahip ülkemiz için yağışsız geçen mevsim büyük bir sorun. Üreticiler bu olayın özelinde, öznesinde sadece bir parça. Sorun, tam olarak ülkenin sorunu.
Yağış yok ama umut var.
Mart’ın yarısındayız.
Buğday ve arpada muhtemel Nisan-Mayıs yağışları hatta bazı bölgelerde de Haziran yağışları bu ürünlerdeki darlığı önleyecektir.
Gene bakliyat ve endüstriyel ürünlerde yılın Ekim ayı sonuna kadar yağması muhtemel yağışlar bu ürünlerde de darlığı önleyecektir.
Tarlada şu aralar görülen kuraklık, üreticilerde umutları karartmıyor.
Dileyelim de, umutlar kazansın.