DEPREM

İki yıl önceydi.
7.6, 7.7 şiddetinde olduğu açıklandı.
100 yılın, 2. Büyük deprem felaketi olarak kayıtlara geçti.
7’si Büyükşehir olmak üzere, 11 il ve ilçesinde derin yaralar açtı.
11’ilde, 108 bin kilometrelik alan 6 Şubat 2023 depreminde büyük yaralar aldı.
Yaraların en ağır olanı, can kayıplarıydı.
Resmi açıklamalara göre, 55 bine yakın insanımız depremde hayatını kaybetti.
Deprem bölgelerinde hayatını kaybeden insanların zaman içerisinde yapılan yüz binlerce niteliksiz basit binalarda yaşadıkları görüldü. Her dönem bir şekilde yapılan o binalar, ölüm binaları oldu.  Rant ve kayırma katil oldu.
Öte yandan bölgede bulunan hava alanları, yollar, köprüler, kamu binaları yerle bir oldu.
Enerji , iletim, iletişim hatları devre dışı kaldı.
Enkaz altında kalan yüzbinlerce insanı kurtarma çalışmaları günlerce sürdü.
Çocuklar babasız, babalar çocuksuz, aileler eşsiz, insanlar akrabasız kaldı.
Depremde evini, işini kaybeden 2.5 milyon insan başka işlere göç etmek zorunda kaldı.
Ülke nüfusunun yüzde 16’sına denk gelen 14 milyon vatandaşımız deprem felaketinden doğrudan  ve  her şekilde etkilenirken, 85 milyon ülke nüfusu da deprem felaketinden bir şekilde etkilendi.
Büyük deprem felaketinin üzerinden iki yıl geçti.
Yara büyük yara.
Yaralar, hala sarılabilmiş değil.
Sarılmaya çalışılıyor.
Yaranın büyüklüğü..
Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum birkaç gün önce 6 Şubat depreminin bölgede 104 milyar dolarlık hasara yol açtığını açıkladı.
Rakam, 104 milyar dolarda iki yılda deprem felaketinin büyük yaralar açtığı 11 il ve ilçede fiziki  çalışmalar kolay mı? Milyonlarca konut, yol, kamu binası, köprü hava alanı, iletim, iletişim hattı inşasını iki yılda tamamlamak kolay mı? Tüm bunlar deprem gelmeden önce, depreme karşı ülke olarak acilen harekete geçilmesini gerektiriyor. Olayın bu tarafı insan ve kamunun birlikte hareket etmesini gerektiren bir olay.
ÇÖZÜME İLK ADIM
Dirençli toplum, dirençli şehirler.
Ak Parti hükümetlerinin son dönem en başarılı bakanlarından birisi olarak adından söz ettiren, bakan Murat Kurum’un deprem felaketlerinin sebep olduğu yıkıcı sonuçların önünü geçmek adına “Türkiye yüz yılında  dirençli toplum, dirençli şehirler yapmak gayretimizi sürdüreceğiz” açıklaması, önemliydi.
Deprem ülkesi olan Türkiye’de acıların daha çok yaşanmaması için dirençli toplum ve depreme dirençli şehirlerin sağlanması gerekiyor. Aksi halde, deprem felaketlerinin sebep olduğu farklı kayıplar kaçınılmaz olacak.
7.6, 7.7 civarında bir depremin olması halinde sırf İstanbul’da, 600 bin binanın depremden etkilenecek olmasının önüne geçmek de söz konusu olmayacak.