Facialar ve İnsan etkisi

Facialar..Dünya’nın her yerinde olabilir. Amerika’da peş peşe uçak kazaları oldu, bir neden açıklanır elbette.  Japonya..2011 Töhoku depremi ve tsunamisi sonrasında Fukuşima I Nükleer Santrali’nde atmosfere, radyoaktif maddelerin denize karışmasına neden olan olaylar dizisi. Çernobil’den sonra dünyanın en büyük nükleer lazası olarak tanımlanır. Olayların nedeni deprem ülkesi Japonya’da öngörülen tsunamiye tedbir olarak yapılan 5.7 metrelik duvarın 14 metre yüksekliğindeki tsunamiyi önlemede yetersiz kalmasıydı. Challenger Uzay Mekiği kazası. 28 Ocak 1986 tarihinde mekiğin kalkışından 73 saniye sonra patlamasıyla oluşan kazada 7 astronot ölmüştü. Olay nedeni basit bir conta sistemiydi, kalkış sırasında yakıt deposundan sızıntıları önlemek için tasarlanmış contaların soğuk hava sebebiyle zayıflaması  ve işlevlerini yerine getiremeyerek sızıntıya ve faciaya neden olmasıydı kaza nedeni.  

Doğru adımlar iyi planlamalarla başarılır. Çoklu kontrol, tedbirler dizisi kadere kuşkusuz inanıyorum da faciaları önlemeyi veya boyutlarını küçültmeyi başarabilir. Dünyanın hiçbir yerinde insanların kurallara kendiliklerinden uyduklarını ve kurallardan çok hoşlandıklarını sanmıyorum. İnsanları kurallara uymak zorunda bırakan bence çok nadiren iyi vatandaşlık bilinci ama daha çok kurallara uyulmadığında karşılaşılacak ceza sistemidir, elbette bunda da  yakalanma algısı etkendir. Bugünün küçükleri, ebeveynlerinin kurallara uymadığında bir yaptırımla karşılaşmadıklarını görürlerse ki maalesef genelde böyle oluyor , büyük oranda kendi erişkinliklerinde de kuralları boş veren insanlar  olacaklardır. Peki denetimde elbette yetkili makamlar görevli de sade vatandaşlara düşen görevler yok mu? Biz niye bindiğimiz dolmuşta polis kontrolunu gören minibüs şöförünün “çökün” komutuna sessizce uyarız? Oturduğumuz evin veya mahallemizdeki bir binanın altında veya herhangi bir katında tadilat yapılmaya başladığında ne yapıldığını, yetkililerden izin alınıp alınmadığını merak etmeyiz veya artık online bile ulaşılabilecek Belediye yetkililerine ulaşıp sormayız? Suçlamak değil bu, Sivaslı taksici kardeşim Polatlı’ya müşteri çıktığında her gün böyle bir müşteri çıkmayacağına göre olağan dışı bu durumdan niçin şüphelenmez? Afet sonrası yaraları sarmada, kurtarma faaliyetlerinde  dünyanın en başarılı uygulamalarına imza atan ülkemde afetleri , faciaları önlemede yetersizliğimiz varsa vatandaşlık bilincimizde eksiklik var düşüncesindeyim de bunda acaba eski etkinliğinde olmayan özellikle ilkokul öğretmenleri etkisizliğinin ve Yurttaşlık derslerinin etkisi de var mıdır? Kaçımız otel rezervasyonu yaptırırken denize yakınlığı, kaç havuzu olduğu soruları yanında yangın tedbirlerini soruyoruz veya otele girdiğimizde yangın tedbirlerini kontrol ediyoruz? Bu bilinç düzeyi hepimizde eksik. Son otel faciasından kısa süre önce otel sahibini yayına alan televizyon muhabiri mesela, “sezona hazırız, tüm hazırlıklarımızı tamamladık, fiyatlarımız gecelik on sekiz binden başlayarak elli bin ve üzerlerine kadar çıkıyor, rezervasyonumuz şimdi yüzde seksenlerde ancak fule ulaşır beklentisindeyiz” sözleri sonrası oteli bir de mesela yangın tedbirleri açısından gezmeyi akıl etseydi acaba daha yararlı bir yayın olmaz mıydı?

Denetim..elbette görevlilerin işi.  Hangi sektörde olursa olsun kurumlarda eksikler varsa bunda denetim endişesinin olmaması nedenlerdendir. Sonuçta görevliler de bizim insanımız, onları denetime zorlamada dahi amirleriyle birlikte vatandaş olarak bizlere de görev düşmekte. Muhbirlik değil bu, sonuçta yıkılma tehlikesi olan binaları yıkma yetkisi olan belediye bu görevi aksattığında da yıkılan vatandaşın üzerine yıkılıyor, tadilatta kolon veya kirişine müdahale edilen bina çöktüğünde de olan vatandaşa oluyor, kentsel dönüşüm çalışmasında etraf ıslatılmadan, perde çekilmeden yıkılan eski binalardan etrafa yayılan asbestli tozlar da vatandaşa zarar veriyor. Kuralsız toplum olmaz, facialar yasalarla önlenemez eğer yeterli denetim yoksa, bu durumda biz vatandaşlara da görev düşüyor; gördüğümüz riskleri bildirmede yerel makamlar sizi boş verirse dahi Cimer daima devrede . Allah ülkemizi korusun ama biz de faciaları önleme ve etkin denetimde herhalde yeni bir başlangıç yapmak zorundayız.